FETÖ soruşturmaları kapsamında tutuklanan ve daha sonra serbest bırakılan işadamı Fikret İnan'dan rüşvet aldığı ve tekrar almak için zorladığı iddiasıyla suçüstü yakalanan eski Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Akdemir hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Kendisini zenginden alıp fakire veren Robin Hood karakteriyle özdeştiren Akdemir'in "Görevini kötüye kullanarak nüfuz sağlamak" ve "rüşvet" suçlarından 9 yıldan 22 yıla kadar hapsi istendi. Avukat Serap Bindal ve arkadaşı Talip Ünal ise şüpheliler arasında yer aldı.
İddianameye göre olay, avukat Halil Canbolat'ın, hâkim Hasan Akdemir'in müvekkili Fikret İnan'dan tahliye karşılığı yüklü bir meblağ istediği ihbarı ile başladı. Bunun üzerine harekete geçilerek hâkim hakkında jet soruşturma başlatıldı. Canbolat ifadesinde olayı şu şekilde anlattı:
"Avukat Serap Bindal, avukat Nihat Dargı'ya giderek, Hasan Akdemir'in işadamı Fikret İnan'ı tahliye etmesi için 2 milyon 100 bin doları kendisine vermesi gerektiğini söyledi. 2 milyonu hâkime, 100 bin dolarını ise avukat Serap Bindal'a gidecek şekilde planlanmış. Birkaç görüşmeden sonra Fikret İnan tahliye edildi. Tahliyeden sonra Serap Bindal, Nihat Dargı'ya giderek 'Tahliye bizim sayemizde oldu parayı verin' demiş. Konu Fikret İnan tarafından bana aktarıldı. Ben de Hasan Akdemir ile görüşmek için odasına gittim. Serap Bindal'ın talebini anlatınca önce kabul etmedi. Suçüstü yapma teklifinden sonra kendisinin aslında 1 milyon TL istediğini söyledi. Kendine almayacağını, hayır işleriyle uğraşan birisine vereceğini, 4 fakire birer daire aldırtacağını söyledi. Yakalanmasından 1.5 ay önce 45 bin doları verdim. Bir hafta sonra ise 5 bin dolar daha verdim. Yaklaşık 15 gün sonra hâkimin arkadaşı Talip Ünal, Fikret İnan'ın CEO'su Yusuf Ateş'e giderek paranın 1 milyon TL'ye tamamlanmadığı takdirde İnan'ın tutuklanacağını söyledi."
18 Nisan'da avukat Serap Bindal'ın ofisinde kontrollü olarak 50 bin dolar verildiği, paranın çekmecede ele geçirildiği de iddianamede yer aldı. Yapılan suçüstünün ayrıntıları iddianamede ayrıntılı olarak anlatıldı. Buna göre Fikret İnan'ın üzerine iki ayrı ses kaydı cihaz yerleştirildi.
Fikret İnan, avukat Serap Bindal'ın Pendik'teki ofisine gitti. 40 dakika sonra ise Audi Q7 marka lüks aracıyla hâkim Hasan Akdemir ofise özel bir kartla giriş yaptı. İçeride bir saat 50 dakikalık bir görüşme gerçekleştirilirken, İnan'ın üzerine takılan ses kaydının çözümü iddianamede yer aldı.
'ŞÖYLE ZARFI VEREYİM'
Avukat Serap Bindal'ın Pendik'teki ofisinde 1 saat 50 dakika süren görüşmenin öne çıkan bölemleri şöyle:
F. İNAN: Şimdi ben 50 bin doları takdim ediyorum. Ondan sonra 10-15 gün içerisinde geri kalanı da ben alacağım.
H. AKDEMİR: Eyvallah
F. İNAN: Ve şu işi artık bir tam gaz şey yapalım.
H. AKDEMİR: İnşallah inşallah... Ben de elimden geleni yapacağım. Ben sadece şu şu şu belgeleri istiyorum dediğimde siz Serap Hanım'a bırakın. Ben burada çalışıyorum zaten.
F. İNAN: Tamam
H. AKDEMİR:Buranın anahtarı var zaten.
F. İNAN:Öyle mi he.
H.AKDEMİR:Evet.
F. İNAN:Ben şu şöyle zarfı vereyim.
H.AKDEMİR:Yanlış anlamayın; bende zamparalık yoktur yani böyle karı kız atacak halimiz yok yani.
(...)
S. BİNDAL: Başkanım bu imza işi kalkar mı?
H. AKDEMİR: Zorlayacağız.
GÜNAH BENDEN GİTTİ
Fikret İnan'ın şikâyetçi sıfatıyla verdiği ifade de iddianamede yer buldu. İnan ifadesinde tahliye olduktan sonra istenen 1 milyon TL'yi vermeyi reddetmesi üzerine, ofisine gelen avukat Serap Bindal'ın "Siz bilirsiniz, bizden günah gitti" dediğini aktardı.
Kaynak: SABAH
